Guggenheim öncülüğünde Ethereum ağı Wall Street’e açılıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Finans dünyasının önde gelen isimlerinden Guggenheim Partners, Blockchain teknolojisini kullanarak önemli bir adım attı. Şirket, Ethereum ağı üzerinde 20 milyon dolar değerinde tokenleştirilmiş ticari senet ihraç etti. Bu hamle, geleneksel finans kurumlarının kripto paralara olan ilgisinin artışını gösteren somut bir örnek olarak dikkat çekiyor. Zeconomy platformu ile gerçekleştirilen bu işlem, finans dünyasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. Guggenheim Treasury Services’in bu girişimi, Wall Street’in Blockchain teknolojisine olan ilgisinin somut bir göstergesi olarak görülüyor. Ethereum ağı üzerinde gerçekleştirilen bu tokenleştirme işlemi, geleneksel finans kurumlarının dijital varlık alanına giriş yapma stratejilerinin bir parçası olarak nitelendiriliyor. Zeconomy CEO’su Giacinto Cosenza, dijital varlıklara yönelik “muazzam bir talep” gözlemlediklerini ifade etti. Cosenza, “Kripto ETF’lerinin başarısı ve tokenizasyon alanındaki büyüme, bu dijital varlıklara yönelik büyük bir talebin açık göstergesidir.” yorumunu yaptı. Bu açıklama, geleneksel finans ile kripto ekosisteminin giderek iç içe geçtiğine işaret ediyor. Tokenizasyon, son dönemde geleneksel finans kurumlarının kripto dünyasına adım atarken tercih ettiği yöntemlerden biri haline geldi. “Gerçek dünya varlıkları” (RWA) olarak adlandırılan bu alan, RWA.XYZ araştırma firmasının verilerine göre 12 milyar dolarlık bir pazar büyüklüğüne ulaştı. Bu rakamın 2 milyar dolarını tokenleştirilmiş ABD devlet tahvilleri oluşturuyor. Moody’s Investors Service tarafından en yüksek kredi notu olan P-1 ile derecelendirilen bu ticari senetler, şirketlerin genellikle 30 günlük kısa vadeli ve teminatsız borçlanma araçlarıdır. Guggenheim’ın bu hamlesi, 300 milyar dolarlık varlık yönetimi hacmine sahip kurumun kripto ekosistemine yönelik ilk adımı sayılmaz. Firmanın Macro Opportunities Fonu, yıllardır eski Grayscale Bitcoin Trust’a (GBTC) yüzde 10’a kadar yatırım yapma yetkisine sahipti. Bu gelişme, Blockchain teknolojisinin geleneksel finans araçlarıyla entegrasyonunda önemli bir adım olarak görülüyor. Tokenizasyon, likidite artışı ve işlem maliyetlerinin düşürülmesi gibi avantajlar sağlarken geleneksel finans kurumlarının da bu teknolojiye olan ilgisini artırıyor. Finans sektöründeki bu dönüşüm, yatırımcılar ve piyasa katılımcıları için yeni fırsatlar yaratıyor. Blockchain teknolojisinin sunduğu şeffaflık, güvenlik ve verimlilik avantajları, geleneksel finansal enstrümanların dijital dünyaya adaptasyonunu hızlandırıyor. Guggenheim’ın bu atılımı, diğer büyük finans kurumlarını da benzer adımlar atmaya teşvik edebilir. Önümüzdeki dönemde, daha fazla kurumsal yatırımcının Blockchain tabanlı çözümleri benimsemesi ve kripto ekosistemine entegre olması bekleniyor.